İlk emri “Yaratan Rabbinin adıyla oku” olan dinimizin müminleri günde beş vakit bir araya toplayan mekanı olan camilerimiz, tarih boyunca mihrabı minberi ve kürsüsüyle ilim ve hikmet beşiği olmuştur. Camilerde kurulan ders halkaları, her yaştan ve seviyeden insana hitap eden cami sohbetleri ve hutbelerimiz, islam ilim geleneğinin temelini oluşturur. Camiye gelen gönüller ilimle aydınlanır, irfanla ihya olur.
Allah Rasulü ilk harcı camiye koymuş ve bu camii hem ibadet mekanı hem de mektep işlevi görmüştü. Ashab-ı suffe başta olmak üzere ilme meraklı, irfana susamış nice insan bu mescitte nübüvvet pınarından kana kana içmiş, ilimle, ihlasla ve teslimiyetle bedevi toplum adeta medenileşmişti. Rabbimiz kendisinden hakkıyla korkan kullarının ehli ilim olduğunu beyan buyurmuş, (Fatır,28) efendimiz de ilim meclislerini daima başka meclislere tercih etmiştir
Medeniyetler tarihinde cehalet ve bilgisizlik, toplumların düçar olduğu zorlu süreçlerin en önemli sebebi olagelmiştir. Hakk ve hakikatin uzağına savrulmamak, toplumsal bozulma ve duyarsızlıklara mani olmak için camilerimizin, yaygın eğitim kurumu olma fonksiyonunu gözetmek, ilim ve ibadet arasındaki hassas dengeyi muhafaza etmek zorundayız.. Zira ilmi ibadetten kopararak hukukuna ve hikmetine vakıf olmadan taassupla ibadete sarılmak insanı kemale ulaştırmaz. Cehalet ve taassubun giderilmesi, hakk ve batılın tefrik edilmesi, gönüllerin arınması, nefislerin ıslahı ve toplumun güçlenmesi camilerimizi tekrar hayatın kalbine ve şehrin merkezine taşıyabildiğimizde gerçekleşebilir.
Başkanlığımız 1-7 Ekim Camiler ve Din Görevlileri haftası münasebetiyle toplumumuzun camii ile bağını güçlü ve derin kılmak, bu vesileyle insanımızın ve medeniyetimizin irtifasına vesile olacak bazı etkinlikler planlamaktadır. Gün geçtikçe tenhalaşan, sadece ibadete tahsis edilen camilerimizin yeniden canlandırmak ve inanç, ilim ve ibadet sacayağının tesisindeki hayati rolünü tazelemek durumundayız. İnsanımızı camii ile, Kur’anla, ilim meclisleriyle, hakikatı öğrenmenin tadı ve secdenin müthiş lezzetiyle buluşturmak bütün din görevlilerimizin en önemli gayesi olmalı.
Bu vesileyle mihrap, minber ve kürsü görevini en güzel şekilde deruhte etmeye gayret sarf eden, ilmi, irfanı ve yaşantısı ile topluma örnek olan din gönüllüsü kardeşlerimin haftasını tebrik ediyor, ebediyete irtihal edenlere Mevla’dan rahmet niyaz ediyorum.
Durmuş AYVAZ
Amasya Müftüsü